banyo köpüklü can sıkıntısı

şimdi de biraz can sıkıntısıdan söz edelim dedim. öyle bir konudur ki bu nerden çeksen uzar çünkü canın sıkıldığı zaman yapıcak bir şeyler ararsın hiçbir şey bulamayınca bununla ilgili bir şeyler yazmak kalır geriye en basitinden. evet hayat bilgisi izliyorum naber? çocukluğum onunla geçti bir bölümü izlerken hüngür hüngür ağladığımı bilirim. sınıfın içinde kalmışlardı kötü adamlar vardı sonra hayvan gibi olan çocuk yaralanmıştı falan işte o an koyverdim gitti. ama nasıl ağlıyorum yani görsen annem ketçap o yavrum yalan aslında onlar ay dur yapma aslına yalan hepsi sadece çekiyolar falan ben dinlermiyim hunharca ağlıyorum gözyaşlarım sümüklerime karışıyor falan tuhaf anılar bunlarda. neyse hayat bilgisini de neden izliyorum bir nostalji iki can sıkıntısı. can sıkıntısı öyle bir olaydır ki kalbini söker eline verir. canın sıkılıyorsa yanındaki insan yanmış demektir öyle akıl almaz şeyler yaparsın ki hiç hoş izlenimler bırakmaz. hiç bir nedeni yokken hayvan gibi gülmeye başlarsın salyalarını akıta akıta. balkona çıkıp nefesin tükenene kadar bağırırsın kıyafetlerinle duşa girer bağıra bağıra şarkı söylersin yanındakine sataşırsın delisine kızdırırsın onu daha neler neler. en sakin sıkıntı hali de şuan ben de bulunan bir şeyler yazarak sıkıntıyı gidermeye çalışma halleridir zor bulunan türlerdendir bu çünkü şuan canımın sıkılmasının nedeni banyo yapan kuzenimi beklemek. ha noluyo lan banyo yapan kuzen neden beklenir durumlarındasın şuan anlıyorum ama kuzen küçük ve alt katta banyo yapmaya alışıkşa ve alt kat boş sayılacak bir yerse beklemek üstüne vazifedir. neden sen ha neden sen diye sormayın inanın bilmiyorum. neyse sus sesini duyuyorum şuan açılıp kapanan şampuan şişesinin kapak seslerini de lavanta kokusuda geliyor burnuma sıcak sıcak oh mis içime çekiyorum delisine. bitti sanırım işi su sesi gitti çünkü birazdan yukarı çıkarız ne yaparız ıı bi şeyler yaparız işte neyse toplanıyım ben de yayılmışım buraya güzelde yer aslında sessiz kimse yok lavanta kokusu falan oh.